Hayatin icinden

En zor rakibim üzüntüydüBoksörlüğüm boyunca, karşılaştığım ağırsiklet boksörlerinden üzüntüden kurtulmayı öğrenmek zorunda olduğumu anladım, aksi halde üzüntü canlılığımı emip kurutacak ve başarımı baltalayacaktı. Böylece yavaş yavaş, kendim için bir yöntem geliştirdim. Şunları yaptım:1- Cesaretimi ayakta tutabilmek için, dövüş sırasında kendi kendime güç veren konuşmalar yapacaktım. Örneğin, Firpo’yla dövüşürken, “Beni hiçbir şey durduramayacak. Bu adam canımı yakmayacak. Yumruklarını hissetmeyeceğim. Benim canım yanmaz. Ne olursa olsun, devam edeceğim.” diyordum. Kendi kendime bu tür olumlu iç konuşmalar yapmanın ve olumlu düşünmenin bana çok yararı oldu. Hatta kafamı o kadar meşgul tuttu ki rakibin yumruklarını hissetmedim.Mesleğim süresince, dudaklarım patladı, gözlerim şişti, kaburga kemiklerim kırıldı. Firpo iplerden fırlatıp attı ve ben bir muhabirin daktilosu üzerine düşüp paramparça ettim. Ama Firpo’nun yumruklarının birini bile asla hissetmedim. Gerçekten hissettiğim yalnızca bir yumruk vardır. O da Lester Johnson’un üç kaburga kemiğimi kırdığı geceydi. Yumruk canımı yakmadı ama nefes almamı etkiledi. Dürüst olarak söyleyebilirim ki ringlerde bundan başka yumruğu hissetmedim.2- Yaptığım diğer şey üzüntünün yararsızlığını kendime sürekli anımsatmaktı. Üzüntülerimin çoğu büyük karşılaşmalardan önce, hazırlık dönemindeydi. Sık sık geceleri saatlerce yalpalayarak ve üzülerek uyanık kalırdım. İlk rauntta elimi kırıp veya bileğimi burkup veya gözümü patlatıp yumruklarımı kontrol edemeyeceğim diye korkup üzülürdüm. Kendimi böyle kötü hissedince yataktan çıkar, aynaya gider ve kendimle konuşurdum. Kendi kendime: “Olmamış veya hiçbir zaman olmayacak bir şey için üzülmekle ne kadar aptallık ediyorsun. Yaşam kısa ve yaşayacak birkaç yılım var, yaşamdan zevk almalıyım.” dedim. Kendi kendime: “Sağlığımdan başka hiçbir şey önemli değil.” diye anımsar dururdum. Uykusuz kalmak ve üzüntü sağlığımı bozar diye yinelerdim. Bu şeyleri, her gece, her yıl söyleyerek içime işlettim ve üzüntülerden kurtuldum.3- Yaptığım üçüncü ve en iyi şey dua etmekti. Bir karşılaşma için hazırlanırken günde birkaç kez dua ederdim. Ringde olunca her raunt için çan çalmadan önce dua ettim. Bu bana cesaret verdi ve güvenle dövüşmemde yardımcı oldu. Yaşamımda hiçbir zaman dua etmeden yatağa girmedim.Jack Dempsey

[