3 sonuçtan 1 ile 3 arası

DOĞU TÜRKİSTANDAN GELEN FERYAT

  1. #1
    cet
    cet çevrimdışı
    Junior Member
    Üyelik tarihi
    Mar 2008
    Mesajlar
    4

    DOĞU TÜRKİSTANDAN GELEN FERYAT

    DOĞU TÜRKİSTAN -
    Komünist Çin Yönetimi'nin Gizlediği Büyük Zulüm



    20. yüzyılda dünyaya dehşet saçan ideolojilerin başında komünizm gelmekteydi. Karl Marx ve Friedrich Engels isimli iki Alman felsefecinin fikirlerine dayanan bu ideolojinin, Lenin, Stalin, Mao gibi zalim liderler tarafından uygulanmaya konmasıyla, dünya tarihinin en büyük kıyım ve katliamları gerçekleştirildi.

    Her ne kadar Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla komünizmin siyasi bir rejim olarak çöktüğü kabul edilse de, komünist ideoloji ve uygulamaları -gizli veya açık- hala devam etmektedir. Bugün Doğu Türkistan'da yaşayan Müslüman Türkler, hala Maocu Kızıl Çin rejiminin zulmü altında yaşamaktadırlar. Batılı ülkeler ise, Doğu Türkistan'daki insan hakları ihlallerini her zamanki gibi görmezlikten ve duymazlıktan gelmektedir.

    Doğu Türkistan'da Çin Zulmü




    Doğu Türkistanlı Müslüman Türkler, yaklaşık 250 yıldır Çin egemenliği altında yaşamaktalar. Çinliler, bir İslam toprağı olan Doğu Türkistan'a "kazanılmış topraklar" anlamına gelen "Sincang" adını koydular ve burayı kendi toprakları olarak tanımladılar. 1949 yılında Mao önderliğindeki komünistlerin Çin'in yönetimini ele geçirmelerinin ardından, Doğu Türkistan üzerindeki baskılar eskisine oranla daha da arttı. Komünist rejim, asimile olmayı reddeden Müslümanların fiziksel olarak imhasına yöneldi.

    Katledilen Müslüman sayısı korkunç boyutlardaydı. 1949-1952 yılları arasında 2 milyon 800 bin; 1952-1957 arasında 3 milyon 509 bin; 1958-1960 yılları arasında 6 milyon 700 bin; 1961-1965 yılları arasında 13 milyon 300 bin kişi ya Çin ordusu tarafından katledildi ya da rejimin doğurduğu kıtlık sonucunda öldü.

    Halkın hayatta kalabilen bölümü ise büyük baskı ve işkencelere maruz bırakıldı. Doğu Türkistan'ın uzun süre sürgünde yaşayan merhum lideri İsa Yusuf Alptekin, Türkiye'de yayınlanan Doğu Türkistan Davası ve Unutulan Vatan Doğu Türkistan adlı kitaplarında söz konusu baskı ve işkenceleri ayrıntılarıyla anlatır. Bu kitaplarda anlatıldığına göre, Doğu Türkistan'da halka uygulanan baskılar, Sırpların, Bosna'da Müslüman Boşnaklara veya Kosova'da Arnavut çoğunluğa uyguladıklarından farklı değildir. Ülkedeki Çin mahkemelerinin "ceza" yöntemleri de son derece acımasız ve vahşicedir. Diri diri toprağa gömmek, öldüresiye dövülen bir insanı çıplak halde karlarda yatırmak, iki bacağı iki ayrı öküze bağlanan bir insanı ikiye bölmek gibi "ceza"lar uygulanmıştır.

    Asimilasyon ve Köklü Bir Kültürü Yok Etmeye Yönelik Uygulamalar



    Komünist rejim, 1949 yılından itibaren, bir yandan Müslümanları imha ederken bir yandan da bölgeye sistemli bir biçimde Çinli göçmen yerleştirdi. Çin hükümetinin 1953 yılında başlattığı bu kampanyanın etkisi son derece düşündürücüdür. 1953 yılında bölgede %75 Müslüman, %6 Çinli yaşarken bu oran 1982 yılında %53 Müslüman, %40 Çinli'ye yükseldi. 1990 yılında yapılan nüfus sayımında ulaşılan %40 Müslüman, %53 Çinli nüfus oranı bölgedeki etnik temizliğin boyutlarını göstermesi açısından son derece önemlidir.

    Bugün ise Uygurlar köylerde oturmaya zorlanırken, Çinliler şehirlere yerleştirilmektedir. Bu sebeple bazı şehirlerde Çinli nüfus %80'lere çıkmaktadır. Hedef, şehirlerde Çinlileri çoğunluk haline getirmektir. Çin Hükümeti'nin Doğu Türkistanlıları Çinlilerle evlendirmek için uyguladığı yöntemler ise bu asimilasyon çalışmalarının bir parçasıdır. Bu arada Çin yönetimi, Doğu Türkistanlı Müslümanları nükleer denemelerinde kobay olarak kullanmıştır.

    İlk olarak 16 Ekim 1964 tarihinde başlatılan nükleer denemelerin olumsuz etkileri yüzünden bölge insanı ölümcül hastalıklara yakalanmış, 20 bin özürlü çocuk dünyaya gelmiştir. Nükleer denemeler nedeniyle ölen Müslüman sayısının 210 bini bulduğu bilinmektedir. Binlerce insan ise ya sakat kalmış ya da kanser gibi hastalıklara yakalanmıştır.

    Çin 1964'den günümüze kadar Doğu Türkistan topraklarında elliye yakın atom ve hidrojen bombası patlatmıştır. İsveçli uzmanlar, 1984 yılında yapılan yeraltı nükleer denemesinde kullanılan bombanın Richter ölçeğiyle 6.8 şiddetinde yer sarsıntısına sebebiyet verdiğini tespit etmişlerdir.


    Zulmün Asıl Nedeni: İslam Düşmanlığı




    Çin'in, Doğu Türkistan'daki halka uyguladığı zulmün en önemli nedeni halkın Müslüman olmasıdır. Çünkü komünist Çin, bölge üzerindeki hakimiyet ve sultasını kuvvetlendirmeye karşı en büyük engel olarak halkın İslami kimliğini görmektedir.

    Halkı dininden vazgeçirmek için her türlü yıldırma ve baskı yöntemini kullanan Çin şovenizmi, en fanatik dönemini komünist diktatör Mao'nun 1966-1976 yılları arasında uygulattığı Kültür Devrimi esnasında yaşadı. Camiler yıkıldı, toplu ibadet yasaklandı, Kuran kursları kapatıldı ve bölgeye yerleştirilen Çinliler Müslümanları taciz etmek için her yolu denediler. Okullarda dinsizlik propagandası yapıldı. Ayrıca bütün iletişim araçları vasıtasıyla insanların dinden soğutulmaları için yoğun çaba harcandı. Dini ilimlerin öğrenilmesi ve dini bilgilere sahip öncü kişilerin halkı eğitmeleri ise tamamen yasaklandı. Buna rağmen halkın İslami kimliği yok edilemedi.21

    Günümüzde Müslüman halka uygulanan sindirme ve baskı yöntemlerinden biri ise eğitim alanında kendini göstermektedir. Bölgedeki üniversitelerde eğitim Çince'dir. Bu üniversitelerde okumasına imkan tanınan Müslüman öğrencilerin oranı ise ancak %20'dir. Ekonomik güçlükler ise, Müslüman halkın eğitim seviyesini düşüren önemli bir etkendir. Çince eğitim yapan orta dereceli okullar gelişmiş imkanlara sahipken, Uygur okullarında sıra bile bulunmamaktadır. Okullarda din dersi programlarının esası ateizm üzerine bina edilmiştir.

    Otuz yılda dört defa alfabelerinin değiştirilmiş olması da yine bölgedeki Müslümanlara yapılan asimilasyon uygulamalarının bir parçasıdır. Mao, kültür devrimine rağmen Çin alfabesine dokunmazken, Uygur alfabesini İslam harflerinden Kirilce'ye çevirmiştir. Bir müddet bu alfabe kullanıldıktan sonra Latin harflerine geçilmiş, ancak bu defa da Türkiye ile kültür köprüleri kurulmasın diye tekrar İslam harflerine dönülmüştür. Alfabe ile bu kadar sık oynamanın nesiller arası anlaşmayı ne kadar zor bir hale getireceği ise açıktır.



    Komünist Çin'in Uzakdoğu'daki Anti-İslami Rolü

    Doğu Türkistan'da Müslüman Türklere yönelik zulüm şiddetle devam etmektedir. Çin resmi görevlileri, Türk gençlerini potansiyel olarak rejim karşıtı görerek sebepsiz yere evlerinden toplamaktadır. Gençler ise, bu zulümden kurtulmak için dağlara veya çöle kaçmaktadır.



    1996 yılından beri on binlerce Uygur Türkü, kamplarda tutulmaktadır ve bu kamplardakilere ağır işkenceler yapıldığı bilinmektedir. Bir insan hakları örgütünün resmi yazısında da belirtildiği gibi sanıklar, tek celsede biten davalarda ya kürek cezasına mahkum edilmekte ya da meydanlarda infaz mangaları tarafından kurşuna dizilmektedir. Çünkü mahkemeler, komünist partinin talimatı ile çalışmaktadır. En dehşet verici olansa hamile kadınların evlerinden alınarak gayrı sıhhi şartlarda kısırlaştırılmaları, sınırlama fazlası doğan bebeklerin ailelerine rağmen öldürülmeleridir.

    1997 yılının Şubat ayında patlak veren olaylar sırasında yaşananlar ise, Çin zulmünün bir özeti niteliğindeydi. Çin milis güçleri, 4 Şubat'a rastlayan Kadir gecesinde, Kandil nedeniyle bir mescitte toplanan 30'un üzerindeki kadını, Kuran okurlarken demir sopalarla dövdüler ve sürükleyerek emniyet merkezine götürdüler. Mahalle sakinleri ise merkeze giderek kadınların serbest bırakılmalarını istedi. Bunun üzerine işkence ile öldürülen 3 kadının cesedi önlerine atıldı ve galeyana gelen halk ile Çinliler arasında çatışmalar başladı. 4-7 Şubat arasında 200 Doğu Türkistanlı hayatını kaybederken, 3 500'den fazlası kamplara kapatıldı. 8 Şubat sabahında ise bayram namazı için camilerde toplanan halkın namaz kılması güvenlik güçlerince engellendi. Bunun üzerine çatışmalar tekrar alevlendi ve sonuç olarak Nisan-Aralık 1996 arasında 58 bin olan tutuklu sayısı, bir anda 70 bini geçti. 100 kadar genç meydanlarda kurşuna dizilirken, 5 bin Uygur Türkü çırılçıplak soyularak 50'şer kişilik gruplar halinde meydanlarda teşhir edildiler.

    Batılı güçler ise her zamanki gibi tüm bu vahşete karşı tepkisiz kaldı.





    Birleşmiş Milletler'in soykırım için yaptığı tanım, Çin işgali altındaki Doğu Türkistan'daki duruma tam olarak uymaktadır. Buna rağmen Doğu Türkistanlılar, Birleşmiş Milletler'in koruyucu şemsiyesi altına girememektedir. Birleşmiş Milletler'e yapılan tüm başvurular geri çevrilmektedir. 25 milyon Doğu Türkistanlı Müslüman, halen Çin baskısı altındadır ve dünya bu zulme göz yummaktadır. Binlerce siyasi tutuklu vardır ve bazıları hapishanelerde "kaybolmuş" durumdadır. Tutuklulara işkence yapılması ise artık sıradan bir olay haline gelmiştir.

    Doğu Türkistan'daki bu vahşeti engellemek için, öncelikle Doğu Türkistan gerçeğini dünyaya duyurmak ve Çin'in bu konuda geri adım atmasını sağlayacak bir uluslararası yaptırım sağlamak gerekmektedir. Çünkü Doğu Türkistan'daki vahşetin en garip yönü, dünyada hemen hiç bilinmemesi ve anılmamasıdır. Çin, kapalı kapılar ardında katliam yapmaktadır ve mazlum Doğu Türkistan halkı dünyaya sesini duyurma imkanlarına sahip değildir. Dünya insanlarının elbirliğiyle Doğu Türkistan davasına sahip çıkması zorunludur.

    Doğu Türkistan'da yaşanan bu vahşetin ve zulmün temelinde, komünist Çin'in sahip olduğu dinsiz felsefenin olduğu unutulmamalıdır. Savunmasız bir halka karşı yöneltilen bu insanlık dışı savaş, materyalist ve dinsiz komünist düşüncenin bir sonucudur. Komünizmin acımasız liderleri 20. yüzyılda, arkalarında kanlı bir ideoloji ve milyonlarca ölüyü bırakmış, vahşi katliamlara imza atmışlardır. Doğu Türkistan bu örneklerden sadece bir tanesidir. Bu belaların tekrar insanlığa zarar getirmelerini engellemenin tek yolu ise, komünizm gibi dinsiz ideolojilerle fikri mücadeleden geçmektedir. Komünist ideolojinin temel dayanaklarının ortadan kaldırılması, komünist zulme de dur demede ilk adım olacaktır.

  2. #2
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    TÜRK DÜŞMANLIĞI

    TÜRK DÜŞMANLIĞI

    ARKADAŞIM...
    DÜNYADA MİLLETLERİN TÜRK DÜŞMANLIĞI ALTINDA GELİŞİYOR HER ŞEY... İSLAM DÜŞMANLIĞI DAHA SONRA GELEN BİR ŞEY... BAK, VAHHABİ SUUDİLERE, KÜVEYTE, VELHASIL ORADAKİ PETROL ZENGİNİ DUYARSIZ ARAPLARA DÜŞMAN OLAN KİMSE VAR MI? BUGÜN FİLİSTİN'DEKİ DÜŞMANLIĞIN ALTINDA BİLE ONLARIN MÜSLÜMAN OLMASI YATMIYOR... MESELE ORADA DA TOPRAK, ARAZİ...
    BAKINIZ, ERMENİLER BİR NUMARALI TÜRK DÜŞMANI, YURT DIŞINDA (ÖZELLİKLE AVRUPA'DA) YAŞAYAN GURBATÇİLERE YÖNELİK ARTAN SALDIRILARIN NEDENİ TÜRK DÜŞMANLIĞI, KOSOVA'DA SIRPLARIN VE HATTA HIRVATLARIN, ÇEÇENİSTAN'DA RUSLARIN, AZERBEYCAN'DA ERMENİLERİN, KIBRIS'TA RUM KÖPEKLERİNİN YAPTIĞI NEYSE, DOĞU TÜRKİSTAN'DA DA ÇİNLİLERİN YAPTIĞI ODUR... KİMSE BANA İSLAM DÜŞMANLIĞINDAN BAHSETMESİN... KALDI Kİ, RADİKAL DİNİ ÖRGÜTLERİN YAPTIĞI TERÖRİST HAREKETLERLE İSLAM VE CİHAD ADI ALTINDA BUGÜM MÜSLÜMAN TÜRKİYE'DE BİLE EYLEMLERİ VE OLUŞUMLARI YOK MU?VARRR...ÖYLEYSE İSLAM MASKESİ İLE RADİKAL DİNİ ÖRGÜTLER KURARAK BUNU DESTEKLEYEN İSLAM ÜLKELERİ DE SONRADAN İŞİN UCU KENDİLERİNE DOKNDUĞUNDA AĞLAMAYACAK, BAŞININ ÇARESİNE BAKACAK..
    ÜSTELİK YUKARIDA İSİMLERİNİ SAYDIĞIM ZULME UĞRAYAN TÜRK KARDEŞLERİMİZE MÜSLÜMAN VE ZENGİN ARAPLARIN NEDEN 1 DOLAR DAHİ KATKILARI YOKTUR (BIRAKIN ASKERİ, SİLAHI!)? NEDEN BUNLARA EL ALTINDAN DA OLSA SADECE TÜRKİYE CUMHURİYETİ DESTEK VERMEKTEDİR? DİĞER MÜSLÜMAN ÜLKELER NEREDEDİRLER?
    NEYSE... UZATMAYAYIM... BENCE BU KİRLİ OYUNUN TEMELİNDE YATAN SADECE TÜRK ASILLI OLMALARIDIR... O NEDENLE DE BU OLAYDA BENCE IRK, YANİ TÜRKLÜK ÖNDE GELMEKTE...
    TABİİ DİN DE ÇOK ÖNEMLİ, ELHAMDÜLİLLAH MÜSLÜMANIZ... BIRAKIN MÜSLÜMANI, BİR HIRİSTİYAN ÇOCUĞUN DAHİ BURNU KANASA İÇİMİZ EZİLİYOR... BU BİLE TÜRK VE MÜSLÜMAN OLMAMIZDAN KAYNAKLANIYOR... AMA KİMSE DE HER YERE TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN YETİŞMESİNİ BEKLEMESİN...ZATEN İÇİMİZDE pkk DENEN KANLI TERÖRİST ÖRGÜT YÜZÜNDEN KİRT KARDEŞLERİMİZLE BİZİ BİRBİRİMİZE KIRDIRIYORLAR...

    NETİCE; TÜRKÜN TÜRKTAN BAŞKA DOSTU YOKTUR...

    SAYGILARIMLA...












    TÜRK'E KEFEN BİÇENİN, ÖLÜMÜ KORKUNÇ OLUR...

    İYİ HAFTA SONLARI...

    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  3. #3
    Azeri.net Sevdalısı
    Üyelik tarihi
    Oct 2006
    Yer
    Yerixo
    Mesajlar
    1.946
    Selam,

    Bence de Doğu Türkistan'da insanlar müslüman oldukları için değil, etnik kökenleri farklı olduğu için zulüm görüyorlar... Eğer sadece müslümanlara karşı olsaydı o zaman Hıristiyan inancına mensup bir Uygur olan Alimujiang Yimiti şu anda 'hükümet karşıtlığı' suçlamasıyla idamı beklemezdi. Hıristiyan Uygur Yimiti'nin iki çocuğu ve ailesi babalarının serbest bırakılmasını bekliyor. Çin'in dini imanı yok... Onlar için müslüman ya da hıristiyan fark etmiyor... Çin'de geçmiş yıllarda kaç tane Hıristiyan öldürüldü bunu biliyor musunuz? Kaç tanesi inancından vazgeçirilmek için nasıl işkenceler gördü? İnsanların leblebi gibi idam edildiği bir ülke orası. Tibet'i işgal altında tutuluyor, Doğu Türkistan meselesini biliyorsunuz, dini azınlıklara korkunç kötü davranılıyor...

    Keşke ülkem Türkiye, Olimpiyat Oyunları'na katılmasa... Kimsenin cesaret edemediği katılmama 'protestosunu' yapabilse keşke... Ama nerdeee? Gideceğiz... katılacağız... hatta alkışlayacağız... Ama ben yapmayacağım... Olimpiyat'la ilgili hiçbir şeye prim vermeyeceğim... Size de tavsiye ederim...

    ya da minicik parmakların 2-3 cente çalışıp hazırladıkları Çin mallarını alarak biz de bunlara ortak olacağız...

    Lütfen Çin'i sadece bizim cephemizden değerlendirmeyin... Hiçe saydıkları insanlık, insan hakları, çocuk hakları, azınlık hakları, işgal altında tuttukları topraklarda yaşayan insanlar açısından değerlendirin... Sadece bizimkilerinkini değil, herkesin hayatını zindana çevirmiş durumdalar...
    Şükr Allaha ki pişiklerin qənətləri yox... Olsa idi, göydə göyərçin qalmazdı... Allah kimə qənət verəcəyini bilir!

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1 ©2011, Crawlability, Inc.