Sayfa 5/8 İlkİlk ... 34567 ... SonSon
76 sonuçtan 41 ile 50 arası

İLGİNÇ OLAN HER ŞEY BURADA...

  1. #41
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    RÜTBE..

    VAY BEE... EN SONUNDA FORUMCU OLMUŞUZ... )) BAKALIM PUANLARI ALDIKÇA DAHA NELER OLACAĞIZ?





    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  2. #42
    Moderator
    Üyelik tarihi
    Feb 2007
    Mesajlar
    6.163
    Hay Allah senden razı olsun. Bir kaç gündür ilk defa böyle güzel yazılar okudum.
    Resimler için de ayrıca teşekkür ediyorum
    [
    Ya da
    [

  3. #43
    Senior Member
    Üyelik tarihi
    Sep 2007
    Mesajlar
    223


    RECEP TAYYİP ERDOĞAN;
    Koltuğumda biraz daha oturmak için
    kimseden istekte bulunmam. Demokrasi için
    ne gerekirse yaparım. Çünkü hırstan
    arınmak zorundayız. Çağdaş uygarlık yolunda
    coşmuş bir insanım. Bensiz bir Türkiye
    de pekala güzel yönetilebilir. Bunun aksini
    düşünemiyorum. Kendim için bir şey
    istiyorsam namerdim. Tersi olsaydi derdim ki;
    istiyorum, evet yeniden istiyorum!

    en komigide bu. saoalsin devamini bekleriz.
    ShenAy

    Bir Gúlúsún Var Senin,
    Gøkteki Ay Karanlik Olur,
    Bir Sevincin Var Senin,
    Ismin Shen´ligini Unutur!!!

    Shen´imsin,
    Sen Benim Canim,
    Kanim Herseyim,
    Biricik Ablamsin!!!

  4. #44
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    SELAM

    SELAMLAR...

    BUGÜN HAFTA SONU OLDUĞU İÇİN ORUCU UYKUYA TUTTURDUK!!!(ANLAYACAĞINIZ BU SAATE KADAR YATMIŞIZ...YUH KENDİME YANİ!)
    YORUMLARIN İÇİN SAĞOL ELİF VE KERKÜK GÜLÜ KARDEŞİM.. BU ARADA KERKÜK GÜLÜ VERDİĞİN VİDEOYU DA İZLİYORUM BİR TARAFTAN... BİZİM MEHTER MARŞI TÜRKÇE HİPHOP OLMUŞ AMA ÇOK HOŞ OLMUŞ.. BURADAN KERKÜK'LÜ KARDEŞLERİME SELAMLAR... ORADAKİ VE HATTA TÜRKİYE'DEKİ VATAN HAİNİ KÜRTLERE DE ÖLÜM (TIPKI ERMENİLER GİBİ, HİÇ FARKLARI YOK BİRBİRLERİNDEN!)...
    SAYGILAR







    BİR KERKÜK ŞİİRİ DE EKLEYELİM EN GÜZELİNDEN....

    KERKÜK AĞITI

    "Bir gece Kerkük'te pek çok
    Türk'ü vahşi bir şekilde
    öldürdüler ve Türk eseridir
    diye Taş Köprü'yü yıktılar...


    Bütün minarelerde sustu ezan sesleri
    Artık yaşamak zordu...
    Zehir zıkkım bir rüzgâr esiyordu Irak'tan
    Ölüm sokaklarda kol geziyordu.

    Bir gece Kerkük'te vurdular beni.
    Geçti sokaklardan bir kızıl ordu.
    İslam'ı ve Türk'ü vuruyordu kurşunlar
    Peygamber kabrinde ağlıyordu.

    Bütün hadîs-i şerifler, âyet-i kerimeler
    Yüreğimdeki kordu.
    Ama çıplak ayaklı ve çıplak kafalı adamlar
    Beni sokak sokak sürüklüyorlardı.

    Benim kafam kanıyordu kaldırım taşlarında
    Evim barkım yanıyordu.
    Ve benim cesedim kanlı bir bayrak gibi
    Demir direklerde sallanıyordu.

    Artık yaşamak zordu
    Ölüm sokaklarda kol geziyordu.
    Evim barkım yanıyordu.
    Peygamber kabrinde ağlıyordu.



    "O yar gözün
    Kim görmüş o yar gözün
    Arslan gücünden düşse
    Karınca oyar gözün"

    Vurdular mı Atabey'i arkadan?
    Yıktılar mı Taş Köprü'yü bir gece?
    İçimde her sabah şimdi gizlice
    Efkârdır, hasrettir durmadan akan!..

    Bir gömlek yaptırsam Bursa şalından
    Semerkant'tan nakış koysam üstüne
    Bir şeyler getirsem dünden bugüne
    Çeksem kılıcımı gümüş kınından.

    Ok olsam hedefi ikiye bölen
    Bir tüylü börk olsam yiğit başlarda
    Kışta, kıyamette, tipide, karda
    Türkü olsam dudaklarda söylenen!

    Ses versem bir sabah Bozkurt sesine
    Aksa yollarına içimdeki kan,
    Ya tutup kaldırsam sizi oradan
    Ya düşsem toprağa erkekçesine.

    Yavuz Bülent Bakiler








    ALLAH TÜRK'Ü KORUSUN...
    TÜRKÜN TÜRKTEN BAŞKA DOSTU YOKTUR....
    TÜM TÜRKMEN VE AZERİ KARDEŞLERİME SELAMLAR...




    VE BU İŞARET DE HAİN ERMENİ VE DE KÜRTLERE(HAİN KÜRTLERE DİYORUM, TÜRKİYE'Yİ, YANİ VATANINI SEVEN KÜRT KARDEŞLERİM ALINMASIN, KASTIM HAİN pkk YANLISI İTLERDİR!)


    KALIN SAĞLICAKLA...
    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  5. #45
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90
    ZAP SUYU..

    Karanlık gecede Karasu’dan Zap Suyu’na giden yol
    Dolunay azatlığında vatanımın
    Ay örgüsü saçlarına vurgun düşmüşüm
    Alın yazımızda vatan ve bayrak, şehitlik yazılmış

    ***

    En güzel türküyü kurşun söyler özüme
    Ola ki tendürek ağıdı, cudi, gabar türkülerinde
    Muhabbeti bulurum bir zaman
    Şahadet arslanlarının savaşında

    ***

    Ölümsüzlük, şehitlik, bayrak hilalinde
    Can veren, kan veren yiğitler
    Yar gönlümüze düşende çıktık dağların başına

    ***

    Karanlık gecede el uzattık hilale
    Vurgun yedik seher rüzgarlarında
    Gurbet türküleriyle selam ettik yar diyarına
    Savaş türkülerinde kendimizi bulduk
    Vatan türküsüyle toy eyledik her zaman

    ***

    Kürşat baskınlarnda şahadetime destur verilirken
    Tekbir-i İlahi ki bayrağımdaki iman
    Yıldız yüceliğinde vatan olası gönül ,
    Neylerim,neylerim sensiz acep?

    ***

    Seninle gezerim Şavşat’ı, Kars’ı
    Seninle inerim Bingöl’den Van’a
    Muş’tan el ederim Adıyaman’a
    En deli Sevdalar yaşarım pusu geçerken
    Keleş sesinde yas tutarım ölen şehitlerin ardından

    ***

    Divanesi olduğum Anadolu’yu gezerken
    Nasibim bir kurşun olur da düşersem toprağa
    Eğer toprak ana açmış ise bağrını
    Damla damla düşüyorsa toprağa kan
    Bayraklara sarılıyorsa tabutlar
    Analar ağlıyorsa şehit yavrularının ardından
    Gelinler yas tutuyorsa yiğit erlerin ardı sıra

    ***

    Ki Türk Devleti öksüz kalacaksa eğer;
    Koyver, şahin misali saldırsın
    İbrahim’in delilerini Mehmetçesine çakal sürüsüne

    ***

    Ay gökte kaldıkça, ulu kocaların
    Ak sakallıların duası üzerine olsun.




    NOT:Mutlaka videosunu izleyin.Şehit evlatlarımızın ardından onları anmak adına bu şiiri buraya aldım...Yazarı kimdir bilmiyorum...
    Sesli ve görüntülü olarak dinlemek isteyenler için aşağıya link'ini atıyorum..

    [

    Sevgiler..










    KALIN SAĞLICAKLA...
    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  6. #46
    Senior Member
    Üyelik tarihi
    Sep 2007
    Mesajlar
    223
    Tas kopru degil. Atun Kopru altinla osmanli imzasi vardi yukarisinda..
    saol abi ellerine saglik
    ShenAy

    Bir Gúlúsún Var Senin,
    Gøkteki Ay Karanlik Olur,
    Bir Sevincin Var Senin,
    Ismin Shen´ligini Unutur!!!

    Shen´imsin,
    Sen Benim Canim,
    Kanim Herseyim,
    Biricik Ablamsin!!!

  7. #47
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    [b]Ölünün Odası[b]

    [b]Ölünün Odası


    Bir oda, yerde bir mum, perdeler indirilmiş;

    Yerde çıplak bir gömlek, korkusundan dirilmiş.

    Sütbeyaz duvarlarda, çivilerin gölgesi;

    Artık ne bir çıtırtı, ne de bir ayak sesi...

    Yatıyor yatağında, dimdik, upuzun, ölü;

    Üstü, boynuna kadar bir çarsafla örtülü.

    Bezin üstünde, ayak parmaklarının izi;

    Mum alevinden sarı, baygın ve donuk benzi.

    Son nefesle göğsü boş, eli uzanmış yana;

    Gözleri renkli bir cam, mıhlı ahşap tavana.

    Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var;

    Küçük bir çizgi, küçük, titreyen bir ân kadar.

    Sarkık dudaklarında asılı titrek bir ân;

    Belli ki, birdenbire gitmiş çırpınamadan.

    Bu benim kendi ölüm, bu benim kendi ölüm;

    Bana geldiği zaman, böyle gelecek ölüm…

    Necip Fazıl Kısakürek



    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  8. #48
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    [b]Acı / Seni de Vururlar Bir Gün Ey Acı[/b]

    Acı / Seni de Vururlar Bir Gün Ey Acı


    Seni de vururlar bir gün ey acı
    Uçuşup durduğun kanatlarından
    Sazın sözün türkülerin tükenir
    Ellerin koynunda kalakalırsın

    Şakaklarına kar yağıyor bilesin ey acı
    Gül açan yüzlerimizde
    Göğeriyor rengin senin de

    Biz seni
    Tâ eskilerden tanırız,Orta Asya'dan biliriz
    Hani göğüslerimize taş olur inerdin
    Avuçlarımızda Hira Dağıydın

    Al atların tan yerine ayarlanmış yelelerinde
    Akdeniz rüzgarlarına karışan sendin

    Biliyorum
    Hiçbir tarih yazmayacak
    Ve bir sır gibi kalacak yakılan kitaplarda
    Göbek bağı anasından henüz çözülmemiş bebelerimize
    Mitralyözlerin Washington'dan, Brüksel'den ayarlandığını

    Seni de yakarlar bir gün ey acı
    Bir taptuk kul gözlerinden vurursa
    Parmakların eğri ağaç tutamaz
    Çığlıkların çağlar aşar duymazsın

    Ve ben biliyorum
    Örümceği, mağarayı, güvercini, asâyı

    Ve İbrahim'in baltasını
    Ben biliyorum

    Nereden başladı bu kesik dans
    Ve bu dansa karşı afyonlanmış hecin yüzlü
    İnsanlar kim?

    Kim kimin yanında
    Kim kimin karşısında

    Meclis kürsüsünden konuşan bu adam kim

    Üsküdar kız lisesinde okuyan genç kız
    Çantasında kimin fotoğrafını taşıyor

    Kadıköy vapurunda sigara tüttüren delikanlılar
    Neden gülüyorlar ki

    Seni de vururlar bir gün ey acı
    Filistin'de sapan taşlı çocuklar,
    Kerkük'te Türkmen katili hain kürtler,
    Bir gün
    Dalınız, kolunuz, fideleriniz, budanır
    Kuru bir kütükle kalakalırsınız!

    Öyle bakmayın balkonlarınızdan
    Fırat nehri ayrılık çıbanına tutuldu,
    Damarlarımızı yırtıyor
    Tuna nehri, onulmaz Boşnak sızıları
    Pompalıyor yüreğime

    Pilevne türküleri ağıtlara dönüşürken,
    Çeçenistan'da yiğitler
    İnancın, emeğin ve aşkın
    Kılcal damarlarına ulanıp sustular...
    Ve ne Bağdat'tan
    Ne Şam'dan
    Ne Mekke'den
    Ne Diyarıbekir'den
    Ne istanbul'dan
    Ne Buhara'dan
    Ve ne de ANKARA'dan
    Bunca telefon direğine rağmen kimse kimseyi
    Aramıyor,
    Duymuyor,
    Sormuyor!!!
    Bu nasıl iş?

    Seni de vururlar bir gün ey acı
    Halepçe'de soldurulmuş gül gibi
    Bu sevdaya düşsen sen de yanarsın
    Suskun, sıcak, uzun yaz geceleri

    Ve siz
    Ey analar,
    Siz, gecelerinizi böler çocuklarınıza ninniler
    Söylerdiniz

    Hani siz, Yavuzlar, Fatihler doğururdunuz...
    Neredeler?

    Gelin-kızların giysileri kirletildi
    Çocuklar hep yetim kalıyor
    Nerede Mustafa Kemaller?

    "Elem yecidke yetimen feava"

    Ve ben biliyorum
    Ben biliyorum
    İstanbul'un
    Bağdat'ın
    Diyarıbekir'in
    Mekke'nin
    Birbirine nasıl bağlandığını,
    Ve nasıl çözüldüğünü sonra
    Ey insan!
    Ey insanlık
    Ayağa kalk!!

    Kolları ve bacakları budanmış delikanlıları
    Boyunları gövdesinden ayrılmış insanları
    Gözleri uyur gibi kapanmış,
    Kan pıhtıları içindeki bu
    Çocukları

    Gelişmiş laboratuarlarınızda dikkatle inceleyin
    Ve bir gün
    Bu dünya
    Gül bahçesine dönecek
    Bunu böylece bilin ve
    Unutmayın

    Dünya Gülbahçesi olacak
    Çünkü..
    İslam Kazanacak
    Türklük kazanacak!!!

    Yazan:Ferman KARAÇAM&LEJYONER34







    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  9. #49
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    [b]Takkeci İbrahim[/b]

    Takkeci İbrahim

    Topkapı’da mütevazı bir hayat süren Takkeci İbrahim Çavuş, ördüğü takkeleri satıp zar zor geçinen kalbi tertemiz bir gönül eri. Bütün derdi, bir cami inşa edip, Allahü teâlânın rızasına erişebilmek... Hep bunun hayali ile yaşıyor, her konuşmasında hep bunu dile getiriyor. Fakat kimse inanmıyor.

    Alaylı bir şekilde hangi parayla cami yaptıracağını soran kimselere ise Takkeci İbrahim daima şu cevabı veriyor: “İhtimaldir padişahım, belki derya tutuşa!”

    Gel zaman git zaman, İbrahim Ağa bir mübarek gece ibâdetle meşgul olurken uykuya yenik düşer. Fakat bir süre sonra kan ter içinde uyanır. Rüyasında nur yüzlü mübarek bir zat der ki: “Bağdat’a git, orada iki salkım üzüm rızkın var, onu ye ve dön!” Hemen o gün Bağdat’a gitmek üzere yola koyulur. Hikmetini, üzümü bulup bulamayacağını düşünmez bile...

    Aylar süren, bin bir türlü zahmetli yolculuktan sonra nihayet Bağdat’a varır ve bir hana yerleşir. Yorgun, bitkin ama ümidinden birşey kaybetmiş değildir. Heybesindeki kurumuş ekmeği çıkarıp yemek için, hancıdan biraz su ister. Bu sırada çardaktaki asma ve asmadaki dökülmekte olan yapraklar arasındaki iki salkım üzüm gözüne takılır. Hancı su ile beraber kendisine acıyıp asmadaki iki salkım üzümü kopararak ekmeğine katık yapması için önüne koyar.
    İki salkım üzüm bitince, uzun yolculuğun yorgunluğunun bir anda üzerinden kalktığını hisseder.

    Emri yerine getirmenin verdiği gönül rahatlığı ile geriye dönebilirdi artık... Bu sırada hancı yanına gelip nereden gelip nereye gittiğini sorar. Takkeci İbrahim de saf bir şekilde anlatır rüyasını...

    Daha rüyası bitmeden hancı basar kahkahayı:
    - Be akılsız adam, bir rüyaya bağlanıp bunca zahmete girilir, bunca masraf yapılır mı?

    Bana kaç defadır rüyamda; “İstanbul’da Topkapı’daTakkeci İbrahim Çavuş’un evinin bahçesindeki kuyunun yanındaki büyük taşın altında bir küp altın gömülüdür, git altınları al” derler.

    Ben de, “Bu rüyadır” derim, hiç üstünde durmam. Sen ise iki salkım üzüm yemek için İstanbul’dan Bağdat’a gelmişsin. Allah akıl, fikir versin!

    Takkeci İbrahim Çavuş mesajını almıştır artık... Hemen İstanbul’a döner ve bahçesindeki altın dolu küpü çıkarır topraktan. Kendi kendine de, “İşte derya tutuştu!” diye mırıldanır...

    Bugün hâlâ “Takkeci Camii” olarak anılan tarihî şaheseri inşa eder. Mütevazı kabri de caminin kıble istikametinde müezzin evinin bahçesindedir.






    BYEE FOR NOW...
    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

  10. #50
    Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2007
    Yer
    İSTANBUL
    Mesajlar
    90

    RAMAZAN BAYRAMI

    AZERİ NETTE BULUNA TÜM ARKADAŞLARIN VE YERYÜZÜNDEKİ TÜM İSLAM ALEMİNİN, MUHAMMED ÜMMETİNİN MÜBAREK RAMAZN BAYRAMINI KUTLAR, HAYIRLARA VESİLE OLMASINI TEMENNİ EDERİM.
    KİMSEYİ KIRMAMAK VE ÜZMEMEK ŞARTIYLA DİLEDİĞİN HERŞEYİ YAŞA! BİRGÜN ÇEKİP GİDERKEN GERİDE NE AKLIN KALSIN , NE DE SENİN YÜZÜNDEN KIRILMIŞ BİR YÜREK!

Sayfa 5/8 İlkİlk ... 34567 ... SonSon

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1 ©2011, Crawlability, Inc.