Günlerim herzaman ki gibi karanlık yine
acı ile geçiyor saatler özlem ile
ne zaman dalmıyorki gözlerim senli sensizliklere
durmuyor gözyaşlarım yalnızlık çemberinde.
Yorulmuyor hayat dert çile vermeye
şarkılar yoldasım sigaramla birlikte
tükenmek bilmeyen bir boşluğun içinde
savruluyorum rüzgarla birlikte
farkında olmadan yalnızlıık çemberinde.
Nedeni yok belki bu sensizliğin
yada bana verdiğin bu ayrılık yelinin
sana yazdığım ilk şiiri hatırlarmısın
Ayrılıktı adı
ayrılmam dediğin ayrılık
yıkılmıştı o gün dünyam
gözümde yalandı herşey sevda bile
yıkmam demiştin
ama bıraktın beni yalnızlık çemberinde.
Şimdi soruyorum kendime
neden sen, neden sevdim diyorum
oysa ne mutluydum senden önce
aradığım aramasını beklediğim
düşündüğüm kimse yoktu
mutluydum yinede yalnızlık çeberinde.
Şimdi ise perişanım
hasret rüzgarlarını saldın üstüme
çaresizliği tanıttın
derman bulamıyorum şimdi dertlerime
öyle acımasızki şu hayat
gelmiyor ecelim yanlızlık çemberinde
Sök kalbimi yerinden bak içine, gör seni nasıl sevdiğimi,
Umutların tükendiği yerde, ben ölürüm sevdiğim.
Pencere ye çıkıpta bak dışarı, gör seni nasıl beklediğimi,
Hayellerin bittiği yerde, ben ölürüm gör sevdiğim.
Yelken açıpta gitsem uzaklara, kırılan kalbime derman arasam,
Kaybolan yıllarımın gelmesi için, umut verecek tabib arasam.
Umudu yoksa sonsuz aşkımın, bu sevgimi sinemde saklasam,
Kaderimin gülmediği yerde, ben ölürüm gör sevdiğim.
Bilmem bilirmisin, bu dünya hep acılarla dolu,
Bir gün gözler kapanınca, o zaman biter hayat yolu.
Sevipte alamazsa bir yiğit, aşkı uğrunda ölüm olur sonu,
Sevdanın bittiği yerde, ben ölürüm gör sevdiğim.
Aşık olan der ki, bu dünyanın bir gün sonu gelecek,
Buraya gelen unutmaki canım, bir gün mutlak ölecek.
Su vefalı gönlüm, unutmaki seni hep sevecek,
Kalbimin durduğu yerde, ben ölürüm gör sevdiğim
Aşk denilen duygu öyle bir şeydir ki
Aşık olduğun insanın
Gördüğün bütün kusurlarını
Yüreğinden gelen sıcaklık
Eritir, buharlaştırır ve yok eder.
Gözünün önünde her zaman
Hayallerinde canlandırdığın
O mükemmel varlık vardır.
Defalarca tökezlersin,
Yere yıkılırsın
Duvara çarparsın
Canın yanar.
Ama her defasında
O yüreğinden gelen tatlı sıcaklık
İkna eder seni,
Devam edersin
Sürdürmeye beraberliğini.
Hep onu kaybetme korkusu
Ağır basar
Onsuz hayatında
Büyük bir boşluk olacağını düşünür
Korkarsın
Hayatına bu noktadan baktığında
Aşık olduğun insan senin
Yüreğinin mahkemesinde
Her zaman beraat eder.
Yaşadığın
Bütün
Olumsuzluklara
Rağmen.....
Sabret gönül ihanetlere sabret
Gün ışığı olur elbet
Yut tükürüğünü, sık dişini
Bırak aksın damarlarındaki kan
Bırak kus kinini nefretini onlara
Bırak güneş doğmayı unutsun
Sabret gönül vefasızlara sabret
Gün gelir hatırlar elbet
Yum gözünü, sık yumruğunu
Bırak unutsun dostların seni
Bırak anımsamasın sırdaşlığını
Bırak ayda unutsun geceyi aydınlatmayı
Sabret gönül hırsızlara sabret
Gün gelir verir elbet yüreğini
Yak ateşleri, külleri savrulsun kumsala
Bırak çalsın çalan yüreğini
Bırak vermesin sahte bendini
Bırak açmasın goncasında çiçekler
Sabret gönül yalancılara sabret
Gün olur mum yanmaz bir daha
Yok et o nefesleri, tüket bedenleri
Bırak vursun böylelerini silah
Bırak çeksin tetik, ellerin titremeden
Bırak doğan bebekler yine ağlasın
Yine sensiz geçti bir günüm daha
Dün kapınızın önünden geçtim
Ilık bir bardak çay içmek için
Girdim içeri boşboştu evin
Herkes vardı ama sen yoktun
Sonra veda ettim kaçar gibi
Hızlı adımlarla yürüdüm sokakları
Kimsesiz gibi kaçar gibi ardıma bakmadan
Birini gördüm tanıdık, selam verdim
Ne konuştuğumuzu bile hatırlamadan
Öylesine...
Bir şarkı duydum kafelerden birinden
Içinde yine ayrılık vardı sensizlik olan
Içimden bir ahhh ettim
Göklerde sedası yankılanan
Buram buram kokuyorsun şehrimde
Bir ıhlamur yaprağını salmış sen koksun diye
Ve bir akasya ağacı...
Yerde duran kuşları seyrettim uzun uzun
Minik minik serçeleri
Onlar ne kadar da mutluydular
Birbirleriyle konuşup uzun uzun sohbet ederken
Hayatları ne güzeldi...
Yüzüme bir tebessüm kondurdum
Ahh dedim içimden ahh
keşke bende bir kuş olsaydım...
Sonra bir sigara yaktım hasretine selam söyleyen
Dumanı sen olan
Her yudumunda sensizliğini içtiğim
Ve taa kalbimin içini acıtan yaralayan...
Yine sensiz geçecektim bu sokaktan
Yarın ve sonraki gün...
Yine hasretini arkadaş edecektim yanıma
Yokluğunda hayalinle konuşup
Sitem edecektim uzun uzun...
Bakkal Hüseyini gördüm
"Yine dalgın dalgın yürüyorsun?" diye laf attı
Biliyordu her zamanki halimi
Sayende onun bile diline düştüm...
Sensiz kaldığımdan beri dalgınlığımda arttı
Artık herşeyi unutur oldum
Yani anlayacağın sen gittiğinden beri
Ben her şeye boşverdim...
Artık aynaya da bakmıyorum uzun uzun
Ne bulursam giyiyorum üstüme
Öylesine taranmış bir saç ve kıyafetle
Atıyorum kendimi yalnızlıklar sokağına...
Oysa seninle ne güzel hayallerim vardı
Adı seninle biten bir umut şiirim vardı
Yalnız sana ait olan
Ve yalnız sen diye biten tertemiz bir aşkım...
Hayatım boyunca söyleyeceğim
Kimsenin bitirmeye gücünün yetmeceği
Bir umut türküm vardı...
Hoyrat esen rüzgarlarda seni düşünerek
O gece gözlerini düşünerek
Karşı gelecektim en kuvvetli rüzgarlara...
Kimse yıkamayacaktı beni
Hiç kimse incitemeyecekti
Çünkü yanımda hep sen olacaktın...
Elele gezecektik seninle meydan okurken hayata
Beraber olacaktık setten duvarları geçerken...
Şimdi sokaklarda sensiz yürürken
Sadece yalnızlık var bu şehirde...
Hiç kimsenin incitmediği kadar
Hiç kimsenin kırmadığı kadar
Ve hiç kimsenin yaralayamacağı kadar
Yaraladın kalbimi.....!
Hicran yarası çökecek her dem,
Vefasızlığını bilip ağlayacaksın,
Dilin tutulacak, kaybolacak hecelerin,
Söyleyecek cesareti bulamayacaksın.
Gözlerin hep bakışlarımı arayacak,
Yüreğin hissettiği halde göremeyecek,
Maziyi anarak mektuplara bakacak,
Hatırlayacak cesareti bulamayacaksın.
Aramamakla ızdırabın bitecek sandın,
Bir tebessümü bile bana çok bildin,
Bir anlık öfkeyle aşkımızı sildin,
Hatır soracak cesareti bulamayacaksın.
Sebebini bilmeden bitiriyorsun sevgini,
Anlamadın hala, ince düşüncelerimi,
Son verirsin diye umutla bekleyenini,
Arayacak cesareti bulamayacaksın.
Bir gül, asla olmamalı bu kadar dikenli,
Bitecekse bile dost olarak devam etmeli,
Bu güzel dostluğun kıymetini bilmeli,
Bitirecek cesareti bulamayacaksın.
Gün gelecek sırdaşım nerede diyeceksen,
Başın yastıkta, vefasızlığını düşüneceksen,
Seni senden çok seveni bilemeyeceksen,
Yaşayacak cesareti bulamayacaksın
Uzanıp Kanlıcanın orta yerinde bi taşa
Gözümün yaşını yüzdürdüm Hisara doğru
Yapacak hiçbir şey yok gitmek istedi gitti
Hem anlıyorum hem çok acı tek taraflı bitti
Bi lodos lazım şimdi bana bi kürek
Zulada birkaç şişe yakut yer gök kırmızı
Söverim gelmişine geçmişine ayıpsa ayıp
Düşer üstüme akşamdan kalma sabah yıldızı
Ah İstanbul İstanbul olalı
Hiç görmedi böyle keder
Geberiyorum aşkından
Kalmadı bende gururdan eser
Ne acı ne acı insan kendine ne kadar yenik
Bulunmadı ihanetin ilacı yürek koca bir karadelik
Yapacak hiçbir şey yok gönül bu sevdi
Yeni bir ten yeni bir heyecan bilirim üstelik
acele satılık kalp var
yokmu bir alan
belki biraz yıpranmıştır
ama çok sağlamdır
o çok acılar çekti
çok darbeler yedi
ama yinede yıkılmadı
asla ihanet etmez bu kalp
tek işi sevmektir onun
görmez gözü kimseyi
seveninden başka
küstürme onu asla hayata
küserse dönüşü olmaz
asla unutma gülüm
bu kalbe giren bir daha çıkamaz!!!!!
Yer imleri