Hamilelikte bedeniniz, dinlenme anında bile, bir dağa tırmanan normal bir bedenden daha fazla çalışmaktadır. Bunun en önemli nedenlerinden biri bedeninizin, bebeğinizin yaşam destek sistemi olan plasentayı oluşturmasıdır. Diğer bir nedeniyse bedeninizin, hamileliğin bedensel ve duygusal sonuçlarına uyum sağlama çabasıdır.




Bedeniniz hamilelik sürecine uyum sağlayana kadar çalışma temposu azaltılmalıdır. Çalışan bir bayan iseniz ve eğer gerçekten kendinizi kötü hissediyorsanız bir süre izin almak faydalı olacaktır. Ancak hamilelik normal bir şekilde sürüyorsa, yorgunluk belirtileri gözlemlenmiyorsa işinizden ayrı kalmanız için de bir neden yoktur. Yapılan araştırmalara göre, hamile kadınlar çalışmayı sürdürdükleri sürece daha az sıkıntılı ve daha mutlu olmaktadırlar.


Yorgunluğun, daha fazla dinlenmeniz için bedeninizden gelen bir uyarı olduğunu kabul etmeli ve bunun karşısında bazı önlemler alınmalıdır. Bunlar çok daha iyi bir hamilelik dönemi geçirmenizi sağlayacaktır:

1. Kendinize özen gösterin


Unutmayın yeterli ölçüde dinlenmek, evinizin tertemiz olmasından ya da evde dört yıldızlı bir akşam yemeği vermekten çok daha önemlidir. Yapacağınız ev işlerini günlere bölerek yapın. Akşamları da kendinizi yormayacak uğraşlarla geçirin. Ayakta çok kalmamaya çalışın. Zamanınızı okuyarak, televizyon seyrederek, müzik dinleyerek ve sakin yürüyüşler yaparak geçirin. Eğer evde daha büyük çocuklar varsa, kendinizi yoracak biçimde onları çocuk parkında gezdirmek yerine onlara kitap okuyun, videoda birlikte klasik çocuk filmlerini izleyin. Öte yandan birden fazla çocuğu olan annelerin yorgunluğa alışık oldukları ve hamileliklerini bunu düşünmeyecek kadar meşgul oldukları gerçeğini de göz ardı etmemek gerekir. Bu durumda onlara destek olmak ve dinlenmesi gerektiğini de hatırlatmak gereklidir.


2. Dinlenmek için geceyi beklemeyin

Fırsat buldukça dinlenmek, uzanmak ve ufak bir şekerleme yapmak sizleri çok rahatlatabilir. Uyumak şart değildir, bir şeyler okumak ya da seyretmek yeterli gelecektir. İşyerinde ise şekerleme yapmak tercih edilen bir durum olmadığından, aralarda ya da öğle tatillerinde, varsa rahat bir koltukta ayaklarınızı biraz uzatmanız bile sizi dinlendirecektir.


3. Çalışırken kısa aralar verin

Çalışırken yalnızca yorulduğunuz zaman değil, belirli saat aralıklarında ara vermeyi unutmayın. Bunun için cep telefonlarına ya da bilgisayarınıza küçük alarmlar kurabilirsiniz. Yoğun çalışma esnasında dinlenmek ve ara vermek akla gelmediği için bu tip uyarı mesajları oldukça işe yaramaktadır. Her zaman daha yorulmadan önce çalışmayı bırakmak, daha verimli çalışmanızı da sağlayacaktır. Fazla çalışmanın yalnızca sizin üzerinizde değil, bebeğiniz üzerinde de istenmeyen etkileri vardır.


4. Uyku sürelerini artırın

Geceleri bir ya da iki saat daha fazla uyumak ya da gün içinde ekstra uyku saatleri ayarlamak daha az yorulmanızı sağlayacaktır. Özellikle hamileliğin son üç ayında buna oldukça gereksinim duyacaksınız. Erkenden uyumak, güne dinlenmiş başlamak hem sisin için hem de bebeğiniz için önemlidir. Uykunun
düzenli ve yeterli olması, stres ve endişeleri de ortadan kaldıracaktır.


5. Yardım alın

Başkalarının size özen göstermesine izin verin. Çevrenizdeki insanların yardım tekliflerini geri çevirmeyin. Komşular ya da aile bireyleri sizinle ilgileniyorlarsa, destek olmalarına karşı çıkmayın. Sevgiye en ihtiyaç duyduğunuz anda gelen yardımlar, sadece bedenen değil psikolojik olarak da sizi mutlu edecektir.


6. Beslenmeye dikkat edin

Günlük beslenmenizin yetersiz olmamasına dikkat edin. Demir, protein ya da kalori eksikliği gebeliğin ilk aylarındaki yorgunluk hissini arttırabilir. Bu nedenle düzenli ve çeşitli beslenin. Kaliteli ve gerektiği kadar beslenmek oldukça önemlidir. Fazla ağır yiyecekler, faydadan çok zarar verecektir. Daha fazla kilo alarak, daha yorgun bir hale gelmemek için; taze ve mevsimindeki yiyeceklerle öğünleri hazırlamak çok daha faydalıdır.


7. Çevrenizi kontrol edin

İşyerinizde ya da evinizdeki yetersiz bir ışıklandırma, havasız bir ortam ya da aşırı gürültülü yorgunluğa yol açabilir. Her gün evi havalandırın ve gün ışığından faydalanın. Aşırı sesli ve kalabalık ortamlardan uzak durun. Gezerken, kapalı mekanlar yerine daha havadar açık yerleri tercih edin.