DÜNYANIN EN TUHAF MAHLUKU

Akrep gibisin kardeşim,
korkak bir karanlık içindesin akrep gibi.
Serçe gibisin kardeşim,
serçenin telaşı içindesin.
Midye gibisin kardeşim,
midye gibi kapalı, rahat.
Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.
Bir değil,
beş değil,
yüz milyonlarlasın maalesef.
Koyun gibisin kardeşim,
gocuklu celep kaldırınca sopasını
sürüye katılıverirsin hemen
ve âdeta mağrur, koşarsın salhaneye.
Dünyanın en tuhaf mahlukusun yani,
hani şu derya içre olup
deryayı bilmiyen balıktan da tuhaf.
Ve bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
- demeğe de dilim varmıyor ama -
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!

1947

Nazım hain mi sorusu inanın,türkiyemizin bölünme noktasına yavaş yavaş sürürklendiği şu günlerde hiç ama hiç sorulacak bir soru değil.Hala düşmanlarımızı tespit edememe gafleti içindeyiz.Yanıbaşımızda bir kürt devleti kurulurken ve bu türkmen kardeşlerimizin canı,kanı,namusu üzerine yapılırken Nazım gibi bir türk edebiyat dahisini sorgulamak hiç ama hiç adil değil.Nazım bulunduğu şartlar dahilinde fikri kavgasını vermiş bir şahsiyet..Yüce önderimiz ATATÜRK'ün kurduğu demokratik,laik türkiye cumhuriyeti içte ve dışta çok büyük tehdit altındadır.Önümüzde türklüğün varoluş mücadelesi vardır.Asıl konuşulması gereken budur...