2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Orhan Veli(Kanık)

  1. #1
    Junior Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2011
    Mesajlar
    8

    Orhan Veli(Kanık)

    ORHAN VELİ
    Orhan Veli Kanık ya da Orhan Veli (13 Nisan 1914, İstanbul - 14 Kasım 1950, İstanbul), Türk şair. Melih Cevdet ve Oktay Rifat ile birlikte yenilikçi Garip akımının kurucusu olan Kanık, Türk şiirindeki eski yapıyı temelinden değiştirmeyi amaçlayarak sokaktaki adamın söyleyişini şiir diline taşıdı. Şair 36 yıllık yaşamına şiirlerinin yanı sıra hikâye, deneme, makale ve çeviri alanında birçok eser sığdırdı.

    Yeni bir zevk ortaya çıkarabilmek için eski olan her şeyden uzak duran Orhan Veli, hece ve aruz vezinlerini kullanmayı reddetti. Kafiyeyi ilkel; mecaz, teşbih, mübalağa gibi edebi sanatları gereksiz bulduğunu açıkladı. "Geçmiş edebiyatların öğrettiği her şeyi, bütün geleneği atmak" amacıyla yola çıkan Kanık'ın bu arzusu şiirinde kullanabileceği teknik olanakları azaltsa da şair, ele aldığı konular, bahsettiği kişiler ve kullandığı sözcüklerle kendine yeni alanlar oluşturdu. Yalın bir anlatımı benimseyerek şiir dilini konuşma diline yaklaştırdı. 1941 yılında, arkadaşlarıyla birlikte çıkardıkları Garip adlı şiir kitabında bu fikirlerinin örnekleri olan şiirleri yayınlandı ve Garip akımının doğmasına sebep oldu. Bu akım özellikle 1940-1950 yılları arasında Cumhuriyet dönemi şiirinde büyük etki bıraktı. Garip şiiri hem yıkıcı hem de yapıcı özelliği ile Türk şiirinde bir mihenk taşı kabul edilir.

    Kanık, şiire getirdiği bu yenilikler yüzünden önceleri büyük ölçüde yadırgandı, çok sert eleştiriler aldı ve küçümsendi. Geleneklerin dışına çıkan eserleri, önce şaşkınlık ve yadırgama, daha sonra eğlenme ve aşağılamayla karşılansa da hep ilgi uyandırdı. Bu ilgi ise kısa zamanda şaire duyulan anlayış, sevgi ve hayranlığın artmasına yol açtı. Sait Faik Abasıyanık da Orhan Veli'nin bu yönüne dikkat çekerek onu "üzerinde en çok durulmuş, zaman zaman alaya alınmış, zaman zaman kendini kabul ettirmiş, tekrar inkâr, tekrar kabul edilmiş; zamanında hem iyi hem kötü şöhrete ermiş bir şair" olarak tanımladı.

    Her ne kadar Garip döneminde yazdığı şiirleriyle öne çıksa da Orhan Veli "tek tür" şiirler yazmaktan kaçınmıştı. Durmadan arayan, kendini yenileyen, kısa yaşamı boyunca uzun bir şiir serüveni yaşayan Kanık'ın edebiyat hayatı farklı aşamalardan oluşmaktadır. Oktay Rifat bu durumu "Orhan Fransız şairlerinin birkaç nesillik şiir macerasını kısacık ömründe yaşadı. Türk şiiri onun kalemi sayesinde Avrupa şiiriyle atbaşı geldi." ve "Birkaç neslin belki arka arkaya başarabileceği bir değişmeyi o birkaç yılın içinde tamamladı." sözleriyle açıkladı.
    (Detaylar için Wikipedia'dan bakabilirsiniz.)

  2. #2
    Junior Member
    Üyelik tarihi
    Apr 2011
    Mesajlar
    8

    Re: Orhan Veli(Kanık)

    En çok bilinen şiirlerinden birkaç örnek
    İSTANBUL TÜRKÜSÜ
    İstanbul'da,Boğaziçi'nde,
    Bir fakir Orhan Veli'yim;
    Veli'nin oğluyum,
    Tarifsiz kederler içinde.

    Urumelihisarı'na oturmuşum:
    Oturmuş da bir Türkü tutturmuşum:
    ''İstanbulun mermer taşları;
    BAşıma da konuyor,konuyor aman,martı kuşları;
    Gözlerimden boşanır hicran yaşları;
    Edalı'm,
    Senin yüzünden bu halim.''
    ''İstanbul'un orta yeri sinama;
    GAripliğim,Mahsunluğum duyurmayın anama;
    El konuşur,sevişirmiş;bana ne?
    Sevdalı'm,
    Boynuna vebalim!''
    İstanbul'da,Boğaziçi'ndeyim;
    Bir fakir Orhan VEli;
    Veli'nin oğlu;
    TArifsiz kederler içindeyim.
    (1945)
    ********

    SOL ELİM

    Sarhoş oldum da
    Seni hatırladım yine;
    Sol elim,
    Acemi elim,
    Zavallı elim!
    (tahmin edeceğiniz üzre sağ eli dominantmış.1941)

    **********

    HARBE GİDEN
    HArbe giden sarı saçlı çocuk!
    Gene böyle güzel dön;
    Dudaklarında deniz kokusu,
    Kirpiklerinde tuz;
    Harbe giden sarı saçlı çocuk!
    (Mayıs 1940)
    *************

    ANLATAMIYORUM
    (moro romantico)
    Ağlasam sesimi duyar mısınız,
    Mısralarımda;
    Dokunabilir misiniz,
    Gözyaşlarıma,ellerinizle?

    Bilemezdim şarkıların bu kadar güzel,
    Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu
    Bu derde düşmeden önce.

    Bir yer var,biliyorum;
    Her şeyi söylemek mümkün;
    Epiyce yaklaşmışım,duyuyorum;
    Anlatamıyorum.
    (Nisan 1940)

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1 ©2011, Crawlability, Inc.