2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Bextiyar Vahabzadnin heyatı ve şeirleri

  1. #1
    Senior Member
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Naxçıvan
    Mesajlar
    546

    Bextiyar Vahabzadnin heyatı ve şeirleri

    Mahmud oğlu Bahtiyar Vahabzade, 16 Ağustos 1925 tarihinde Şeki'de doğdu. 9 yaşında ailesiyle beraber Bakü'ye taşındı. İlk ve orta öğrenimini bu şehirde tamamladı. 1942 yılında girdiği Bakü Devlet Üniversitesi Filoloji Bölümü'nden 1947 yılında mezun oldu ve aynı bölümde öğretim üyesi olarak ders vermeye başladı. 1964 yılında tamamladığı S.Vurğunun hayat ve yaradıcılığı isimli monografisi ile filoloji doktoru ünvanını aldı.

    1980 yılında Azerbaycan İlimler Akademisi üyeliğine seçilen Vahabzade, 2001 yılında emekli olana kadar üniversite de ders vermiştir.

    Vahabzade, 1960'larda başlayan özgürlük hareketlerinin öncülerindendir. Bu konuda kaleme aldığı 1959 tarihli Gülistan isimli şiirinde, ikiye bölünen (İran ve Rusya) Azerbaycan halkının yaşadığı felaketleri anlatmıştır. Adı geçen eserinde dolayı 1962 yılında milliyetçi damgası vurulan şair 2 yıllığına üniversitede ki görevinden de uzaklaştırılmıştır. Bu olumsuzluklara ve Sovyet rejiminin baskılarına rağmen özgürlük mücadelesinden hiç yılmamıştır. Azerbaycan halkının sıkıntılarını konu ettiği pek çok eserini yurt dışına kaçırarak yayınlanmasını sağlamıştır.

    Eserlerinde Azerbaycan Türkçesi'ni en temiz şekilde kullanmaya özen gösteren ve halkının duygularına tercüman olan Vahabzade Azerbaycan'da Halk Şairi adıyla anılır. 1995 yılında Azerbaycan özgürlük mücadelesindeki hizmetlerinden dolayı İstiklal nişanı ile ödüllendirilmiştir. Ülkesinin özgürlük simgelerinden biridir. Vahabzade 1980-2000 yılları arasında 5 defa milletvekili seçilmiştir. 13 Şubat 2009 tarihinde Azerbaycan'ın başkenti Bakü'deki evinde vefat etti. [1] Bahtiyar Vahapzade'nin cenazesi, uzun yıllar ders vardiği Bakü Devlet Üniversitesinin salonunda düzenlenen törenden sonra tanınmış şair, edebiyatçı, bilim ve siyaset adamlarının mezarlarının bulunduğu Fahri Hıyaban'da toprağa verild



    Annem Öldü Mü?



    Annem Öldü Mü?
    Ne hız ellerini üzdün dünyadan
    Balanı tek koyup nereye gittin?
    Nasıl yok oluyormuş bir anda insan
    Sanki bu dünyada hiç yok imişsin..

    Güneş gurup etti... oda karardı...
    Bir anda yok oldun sen hayal gibi.
    Şimdi düşünürüm senden ne kaldı..
    Gönlünde hatıran kara hal gibi...

    Beni boya başa yetirdin anne
    Bize borçlu bildik her zaman seni
    Sen beni dünyaya getirdin anne
    Bense yola saldım dünyadan seni...

    Sen bana beşikte ninni çalmışsın
    Bugün ninni çalsam sana ben de mi?
    Senin şirin şirin ninnilerini
    Sana gaytarayım cenazende mi?

    'Uykun şirin olsun' diyerdin bana
    'Uykun şirin olsun' deyim mi sana
    Gerek ben basına dönüm dolanım,
    Beni hayat için hep uyutanım,

    Söyle ölümçün
    Nasıl uyutayım seni ben bugün?

    Bu nasıl dünyadır anlayamam ben,
    Cilvesi cürbecür, rengi cürbecür
    Dün öz nefesiyle seni işiden
    Bugün buza dönüp, tasa dönüptür

    Bu nasıl dünyadır...
    İnsanoğlunun
    Hayali göktedir kendi yerdedir...
    Sağken omuzunda hayatın yükü
    Ölende ceseti çiyinlerdedir...
    Bu nice dünyadır bu nice dünya
    Ölüm hakikat hayatı rüya
    Derdimin gamımın ortagı sendin
    Niye yüz çevirdin ya niye benden? ...
    'Derdin bana gelsin' hani diyerdin
    Niye dert ekledin derdime ya sen

    Annem, kimse seni darıltmamıstır,
    Ben seni
    Ben seni darıltan kadar.
    Şimdi kime açsam derdimi bir bir
    Kim benim derdime yanar sen kadar?
    Evin her yerinde görülür yerin
    Gözüm ahtarcıdır anne ey anne
    'Ninem' 'hani' diyor küçük azerin
    Ne cevap verem ana ey ana
    Bilmem bilmem bilmem bu ölüm nedir
    Hayat var iken
    Nefesin ey anam hala evdedir
    Kendin yer altinda taşa dönmüşsün

    Bugün yedin oldu...
    Annem yedi gün,
    Bizimle beraber ağlar odalar
    Sana
    Yalniz sana
    Sana demek için
    Gönlümde ne kadar bilsen sözüm var...

    Annem ısmarlandın anne topraga
    Bu ölüm sineme çekti dağ benim
    Sen benim arkamda benzerdin dağa
    Sanki de arkamdan uçtu dağ benim...

    Ömrü başa vurdun altmış yaşında
    Altmışın üstünde durup yaşında
    Artık senin için durudgu zaman
    Benim çün dolaşır
    Gün olur akşam...
    Vakit geçer sen benden uzaklaşirsin
    Ben sana günbegün yakınlaşırım...

    Bahtiyar Vahapzade


    Dısımda kahkaLardan bi Suuret... İcimde Kan agLayan bi VeLet

  2. #2
    Senior Member
    Üyelik tarihi
    Nov 2009
    Yer
    Naxçıvan
    Mesajlar
    546

    Re: Bextiyar Vahabzadnin heyatı ve şeirleri

    Tenha Mezar*



    Yolun kenarında tenha bir mezar
    Üstünde ne adı, ne soyadı var.
    Yolcu, arabayı durdur bu yerde
    Bir sor, kimdir yatan tenha kabirde?

    O bir Türk askeri, kahraman, metin!
    O öz kardeşine yardıma geldi.
    Kurşuna dizilen milletimizin,
    Haklı savaşına yardıma geldi.

    Uzaktan ses verip senin sesine
    Geldi, o dönmedi öz ülkesine.
    Düşman saflarını o, soldan sağa,
    Biçti, dostlarıyla cepheyi yardı.
    Toprağın yolunda düştü toprağa,
    Senin toprağını sana kaytardı.

    Kendi koruduğu, hem can verdiği
    Yolun kenarında defn edildi o.
    Uğrunda canını kurban verdiği
    Toprağı kendine vatan bildi o.

    Yolcu, arabanı bu yerde eğle.
    O mezar önünde sen ta’zim eyle.
    Secde kıl, dua et onun ruhuna,
    Ayak bastığın yer borçludur ona


    Dısımda kahkaLardan bi Suuret... İcimde Kan agLayan bi VeLet

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1 ©2011, Crawlability, Inc.