2 sonuçtan 1 ile 2 arası

Yoksun işte. . .

  1. #1
    Senior Member
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    1.149

    Yoksun işte. . .

    Uzaklardan bir ses olmanı isterdim, bir selam, bir nefes... "Üşüme" diye seslenmeni isterdim... Bir el olmanı isterdim, bir kol... "Özledim" deyip sarılmanı... En karanlık yerinde düşlerimin çıkıp gelmeni isterdim. bir bahar gibi, umut olmanı isterdim hayatıma... Gelseydin ve yaslasaydım başımı omuzuna, ağlasaydım doya doya ... Geçerdi üşümesi yüreğimin, geçerdi üşümesi içimin, kirpiklerimde yağmurlar dumanlanmazdı biliyorum...

    Ama nafile, aramızdaki bütün yollar kapalı... Bütün dallar kesik... Yokluğun buz gibi soğuk... Üşüyorum... Yüreğim de donmuş sanki. Gözlerimde...
    Ateşler içinde bedenim... Öyle bir üşüme ki, hiç bir şey ısıtmıyor artık. Bütün uzuvlarım uyuşmuş. Ezip geçiyor ruhumu acılar...

    Yoksun işte, kalbimin kuyusu en hazin sesle inliyor şimdi. Kirpikleri kırılan bir zamanın teninde, ağrılı şiirler topluyorum gecelere şimdi...
    Bilirim, sevmek ve özlemek bir ateşe dokunmaktır; yakmaktır yüreğini yangınlarda. Ama ben üşüyorum. Yokluğun buz gibi soğuk. Yakacak bir şeyimde yok…
    Ağlıyorum, buza dönüşüyor gözyaslarım… Ağlıyorum, akıp gidiyor gözyaşlarım çağlayanlara… Bakakalıyorum ardından çaresiz…

    Ah! bir el olsan dokunsan alnıma, okşasan saçlarımı bir anne şefkatiyle.. Geçerdi ağrısı başımın, geçerdi biliyorum... Bir gül olsaydın bahçemde, koklasaydım nefes nefes, çekseydim içime derin derin... Bir göz olup baksaydın gözlerime, çekip alsaydın içindeki hüznü... Ah! bir bilsen nasıl sevinirdi yüreğim, nasıl sevinirdi dudağımdaki gelincik, kapımdaki akasya...

    Susuyorum artık derin derin... Ve sessizce soluyorum bir hazan yaprağı gibi... Oysa ne kadar çok hasretim konuşmaya, anlatmaya anlaşılmaya... Oysa ne çok istiyorum, tüm bedenimden söküp almanı yalnızlığımı, hicranımı bir tılsımla...
    Yüreğim kanrevan, dikenler acımasız, ayaklarım kırık koşamıyorum artık doruklara, menzil uzak...

    Gel... Yüreğim ol seher gülüm, her ölümümde bana yeniden hayat ver. Elim ol, ayağim ol, canım ol... Gecem - gündüzüm ol... Ağlayan gözlerim ol her damlada yeniden doğur beni, yeniden doğur umudumu. Her öldüğümde yeniden yarat ki, seni ne kadar özlediğimi anlatayım yeryüzündeki bütün canlı cansız varlıklara, ne kadar çok sevdiğimi ...

    Önce sen gel sevgilim solmadan resimler, şiirler sislenmeden... ıslanmeden geceler ... Sonra ölüm gelsin...

    Yoksun işte, kalbimin kuyusu en hazin sesle inliyor şimdi...
    ...

  2. #2
    Senior Member
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Mesajlar
    1.149

    Re: Yoksun işte. . .

    Çocuk gibiyim bugünlerde... Her şeyden alınıyorum.
    Biri azıcık içime dokunan bir söz söylese ağlayacak gibi oluyorum...
    Sanki sonu olmayan kapkaranlık bir yoldayım da çıkış arıyorum...
    Gülüşlerim bir türlü yansımıyor dudaklarıma... Hep yarım, hep eksik günler yaşıyorum...
    Yüreğim ağır geliyor bana...Hayata karşı bir yenilmişlik, bir boş vermişlik içindeyim...
    Oysa kent uzun zaman sonra güneşe açtı kucağını...
    Bense nereye gitsem gri bulutları sürüklüyorum peşimden...
    Güneş bir benim içime doğmuyor nedense...
    Gece yarılarında sıçrayarak uyanıyorum nicedir...
    Nicedir huzurla uyumanın ne demek olduğunu unuttum...
    Yeni güne dayanılmaz kalp ağrılarıyla başlıyorum...
    Tatsız tutsuz bir hayat işte...

    Bu salak, bu saçma, bu delice mutsuzluktan kurtulmak istiyorum...
    Ama, mümkün olmuyor...
    Nereye baksam seni görüyorken nasıl yapacağım bunu?
    Bunca zaman sonra gidişinin beni böylesine teslim alacağını bilseydim "git der miydim" sana?
    Gidişinin ardından her giden gibi bende bir iz bırakacağını ve sonra yok olacağını düşünüyordum...Olmadı...
    Ben yüreğimden ve beynimden çıkardığımı sanırken seni, sen saklanmışsın bir yerlere...
    Meğer hiç çıkmamışsın benden... meğer çoğalmışsın, kök salmışsın...
    Şimdi yeniden çiçek açıyorsun ve yayılıyorsun bütün bedenime...
    Seni yok sayarken yaşamak daha kolaydı...
    Kalbimin önüne bir duvar örmüştüm...Aslında ben değil de sen örmüştün o duvarı bilmeden...
    Acı, özlem, hüzün gibi duygular giremiyordu yüreğime...
    Kendimce rahattım... Bir yol tutturmuş gidiyordum öylesine ve beklentisiz.
    Olmazdı diyordum, imkansız bir aşktı diyordum, avutuyordum kendimi...
    Şimdi seninle yaşadığım ne varsa resmi geçide çıkmış tören kıtaları gibi önümden geçiyor...
    Bu kent, bu sokaklar, köşedeki park, sahildeki dondurmacı, meydandaki simitçi, küçük masaları olan meyhane...
    Hepsi sanki o burada dermişçesine birer birer dikiliyor önüme....

    Söyler misin, bütün bunları yaşarken nasıl silebilirim seni? Nasıl olmadığını varsayabilirim?
    Özledim seni yar... Özleminle baş edemiyorum artık...
    Gel desem gelir misin? Kollarını açarak koşar mısın bana?
    Bu sevdayı benimle ötelere taşır mısın?
    Beni Sensizlikten Kurtarır mısın?

    ...

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  

Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.1 ©2011, Crawlability, Inc.