Duydugum en
güzel söz duymadığım sözdür belkide asla duyamayacağım benim sağır dünyamda..


Görmeyenlerin gözleri duymayanların kulagı hayatım. Yaşlı birinin gençliğinde gizli hayallerim, genç birinin umutlarında yada bir çoçugun elma şekerinde... Nerdesin diye sorma bana kayıp bir şehrin ortasında hayallerinde kaybolan insanlardanım ben sonu olmayan yollarda kendini rüzgara bırakmış yalnızlığın ortasında...


Duymuyorum sokakta oynayan çoçukların seslerini, görmüyorum karanlığa gizlenmiş aydınlığı karanlık penceremin önündeki ekmek kırıntılarını yiyen kuşları... Elini ver bana tut ellerimden izin verme düşmeme sesi ol sessizliğimin, güneşi ol karanlığımın bırakma beni bu karanlık sağır odada.


Kapatma yüreğinin kapısını bana girmeme izin ver teninin kokusunu duymama izin ver bıkmışken bu yosun kokusundan görmesemde ben sen bak gözlerime duymasamda söyle bana sevdiğin en güzel şarkıyı gökyüzünü anlat bana,benim gördüğüm kara bulutlarmı var orada?? yoksa göremediğim mavilik mi??


elini koy kalbime bedenimdeki sessizliğin çığlığıdır orası...korkma sakın ölü bedenimde yaşayan kalbimin sesini duyduğunda sadece dinle onu anlatmasına izin ver yaşanmamışlıkların hikayesini.


Bana gül getir kırmızı olsun kokusundan tanırım ama dikeni hissetmediğim bedenime batmasın!Benim yüreğimde batmış güneşin doğuşunu anlat bana renklerini karıştırdığım çiçekleri göster hepsi niye siyah???hıçkırarak ağlama bana bakarak biliyorsun duymuyorum, göz yaşlarını silememki görmüyorum.


Kalbim de suskunsa artık sen yanımda YOKSUN...